- Her şeyden önce SelamunAleyküm...
- Ne zamandır yazmıyorum, klavye kırgın, cursor mahzun kaldı...
- Ama "dünya telaşı" denen bir şey var, televizyon karşısında uyuklarken bile fırsat bulamıyor insan bazı şeylere...
- Bazı şeylereyse her zaman için vakit var, yokluğun içinde bile yapılabilir bazı şeyler...
- Bazı şeyler diyerek gizem yapmaya çalışmıyorum ama biri çıkıp "ne yapıyosun?" dese yaptıklarım/yapacaklarım aklıma gelmiyor "hiç" diyorum geçiyorum...
- Muallakta yaşıyor gibiyim, bir şey yapıyor muyum? yapmıyor muyum? belli değil...
- Tabi bir insanın tek başına "bir şey yapması" yeterli olmaz hiçbir zaman, tamam sen üzerine düşeni yaptın ama yaptığın şeyin bir de "olması" lazım...
- Bazen hemen oluverir, bazen çok zor, ama çoğunlukla hiçbir zaman olmaz nedense...
- Mesela saat yediden sonra iftar bir türlü olmaz, beklersin, beklersin ve beklersin...
- Aç karna o koca bardak soğuk suyu içtiğimde suyun vücudumun içinde ilerleyişine anbean şahit oluyorum...
- Tabi bir de sahurda içtiğim bütün suların sadece dört saat içinde ter ve idrar olarak beni terk etmesi olayı var ki, çok acı...
- Oruç tutmayanın oruç tutanlara saygılı olup olmadığı neden bu kadar dert oldu anlamadım. Birileri sokakta yiyip/içiyor diye iftar zamanı mı uzuyor?..
- Ama bir istirhamım var, kaldırımda sigara içerken dumanını karşından gelen insanın yüzüne doğru savurma, oruçlu olsa da savurma, oruçsuz olsa da savurma, ayıp...
- Son olarak Orhan Veli bu vakitlerde yaşasaydı "...Beni bu sıcak havalar mahvetti..." yazardı...
- Bonus olarak "...İstanbul'un orta yeri cehennem..."...
- Görüşürüz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder